Maalesef biraz otomobillerden uzaklaşıp güncel durumdan bahsetmenin faydası var.
Şu an hayatımızda çok büyük bir değişiklik oldu ve Covid-19 namı değer corona virüsü ile tanıştık. size virüs ordan geldi yok böyle yapılmalıydı aman öleceğiz dünyanın sonu geldi gibi şeylerden bahsetmeyeceğim. size bu virüs ile savaşma konusunda bir kaç şey anlatacağım. evet bu bir savaş ve virüs bir tarafta dünya bir tarafta. savaşta en önemli nokta hazır olmak. hazır olmaktan kastım top tüfek falan değil. vitamin, moral ve dikkat. ilk önce kabul etmemiz gereken nokta bu virüs bana bir şey yapmaz veya çok korkuyorum ne yapacağım aman öleceğim gibi panik algısından kurtulmak olmalı. şu an dünya genelinde virüs çok sıkı bir şekilde saldırıyor. bir çok makale yazılıyor tedaviler uygulanıyor ölen hastalar oluyor veya kurtulanlar. ben tıp fakültesi mezunu ve ya sağlık hizmetlerinde çalışan bir insan değilim. ama bildiğim tek şey var; virüs her yerde ve kesinlikle bu virüsle savaşmalıyız. peki nasıl savaşacağız. ilk önce kişisel temizliğimizi tam yapmalıyız. kişisel temizlik insan bedeni ile başlar. ellerimizi, yüzümüzü devamlı yıkamalı günlük banyomuzu muntazam bir şekilde yapmalı ve dişlerimizi fırçalamalıyız. dışarıya çıkacak isek yanımızda mutlaka el dezenfektanı veya kolonya bulundurmalıyız. eldiven ve maske şart. üç kişiden fazla olan toplu yerlere girmemeliyiz. hatta işimiz yok ise veya home ofis çalışanı isek dışarıya çıkmamalıyız. dışarıdan geldiğimizde gerekiyorsa kapı önünde eldivenimizi maskemizi ve üzerimizdekileri çıkarıp ondan sonra eve girmeli ve hiç bir yere dokunmadan kişisel temizliğimizi yapıp daha sonra evde dolaşmalıyız. aldığımız bütün yiyecekleri veya eşyaları yıkamalıyız cips dahil. evimizi devamlı çamaşır suyu katkılı malzemeler ile dezenfekte etmeliyiz. bir bardaktan su içtiyseniz bardağı yıkamalıyız. yemek yediyseniz yediklerimizi yıkamalıyız. bu virüs anladığım kadarıyla bağışıklık sistemi düşük insanlara daha çok etki yapıyor. o yüzden bağışıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz. yani yiyeceklerimizi ona göre seçmeliyiz. sabah kahvaltımızı güzel bir şekilde yapmalıyız bol yeşillik ve meyve yemeliyiz. şu an Türkiye de sokağa çıkma yasağı ilan edilmedi ve insanlar mecburen işlerine gidiyor bende gidiyoruz. sabah kalktığımda kendi hazırladığım doğal bir karışım yapıyorum ve onu içiyorum. sizinle de paylaşmak isterim.
Şu an hayatımızda çok büyük bir değişiklik oldu ve Covid-19 namı değer corona virüsü ile tanıştık. size virüs ordan geldi yok böyle yapılmalıydı aman öleceğiz dünyanın sonu geldi gibi şeylerden bahsetmeyeceğim. size bu virüs ile savaşma konusunda bir kaç şey anlatacağım. evet bu bir savaş ve virüs bir tarafta dünya bir tarafta. savaşta en önemli nokta hazır olmak. hazır olmaktan kastım top tüfek falan değil. vitamin, moral ve dikkat. ilk önce kabul etmemiz gereken nokta bu virüs bana bir şey yapmaz veya çok korkuyorum ne yapacağım aman öleceğim gibi panik algısından kurtulmak olmalı. şu an dünya genelinde virüs çok sıkı bir şekilde saldırıyor. bir çok makale yazılıyor tedaviler uygulanıyor ölen hastalar oluyor veya kurtulanlar. ben tıp fakültesi mezunu ve ya sağlık hizmetlerinde çalışan bir insan değilim. ama bildiğim tek şey var; virüs her yerde ve kesinlikle bu virüsle savaşmalıyız. peki nasıl savaşacağız. ilk önce kişisel temizliğimizi tam yapmalıyız. kişisel temizlik insan bedeni ile başlar. ellerimizi, yüzümüzü devamlı yıkamalı günlük banyomuzu muntazam bir şekilde yapmalı ve dişlerimizi fırçalamalıyız. dışarıya çıkacak isek yanımızda mutlaka el dezenfektanı veya kolonya bulundurmalıyız. eldiven ve maske şart. üç kişiden fazla olan toplu yerlere girmemeliyiz. hatta işimiz yok ise veya home ofis çalışanı isek dışarıya çıkmamalıyız. dışarıdan geldiğimizde gerekiyorsa kapı önünde eldivenimizi maskemizi ve üzerimizdekileri çıkarıp ondan sonra eve girmeli ve hiç bir yere dokunmadan kişisel temizliğimizi yapıp daha sonra evde dolaşmalıyız. aldığımız bütün yiyecekleri veya eşyaları yıkamalıyız cips dahil. evimizi devamlı çamaşır suyu katkılı malzemeler ile dezenfekte etmeliyiz. bir bardaktan su içtiyseniz bardağı yıkamalıyız. yemek yediyseniz yediklerimizi yıkamalıyız. bu virüs anladığım kadarıyla bağışıklık sistemi düşük insanlara daha çok etki yapıyor. o yüzden bağışıklık sistemimizi güçlendirmeliyiz. yani yiyeceklerimizi ona göre seçmeliyiz. sabah kahvaltımızı güzel bir şekilde yapmalıyız bol yeşillik ve meyve yemeliyiz. şu an Türkiye de sokağa çıkma yasağı ilan edilmedi ve insanlar mecburen işlerine gidiyor bende gidiyoruz. sabah kalktığımda kendi hazırladığım doğal bir karışım yapıyorum ve onu içiyorum. sizinle de paylaşmak isterim.
ıhlamur
4 veya 5 adet kuşburnu
1 adet çubuk tarçın
2 veya 3 tane tarçın
yarım limon
bunları sıcak su ihe hafif kaynatıp demliyorum. muntazam olarak her sabah içiyorum. bazen içerisine balda katıyorum. yanında bir yumurta yiyorum. bu şekilde işe gidiyorum. hafif halsiz hissedersem kendimi malum çalışma hayatı yoruluyoruz 24 saatte bir B12 vitamin kullanıyorum. öğlen iş yerinde yemeğimi yedeğim için normal olarak ne çıkıyorsa yiyorum ama yanında bol limonlu bir salata kesin olarak bulunduruyorum. öğleden sonra ikindi vakti bir elma veya mandalina yiyorum. akşam eve gidince eşimin hazırladığı yemek yanında 2 veya 3 diş sarımsak muhakkak yiyorum veya eşim yemeklerin içine koyuyor. doğal antibiyotik sarımsak çok önemli. 2 akşamda bir soğanda yiyorum veya dediğim gibi yemeklerin içine koyuyoruz. roka dereotu maydanoz ve diğer bulabildiğim yeşillikleri elimden geldiğince yemeye çalışıyorum. eğer evdeysem kesinlikle evdekilere sabah kahvaltısında meyve suyu sıkıyorum. tabi sizinde bazı yemek alışkanlıklarınız ,yapabildiğiniz veya yapamadığınız şeyler vardır. amam önemli olan bol vitamin almak. küçükken bize içine bol asker girsin derlerdi. durum tamda bu. vücudumu çalıştıracak spor hareketlerini yapmaya çalışıyorum spor çok önemli. kimseyle tokalaşmıyor veya sarılmıyorum. bunlar benim yapabildiklerim. bir de 65 yaş üstü annem veya kayın validem var. onları devamlı arıyor ve eksikliklerini gidermeye çalışıyorum çünkü dışarıya çıkamıyorlar. ayrıca torunları ile konuşturuyorum ki moralleri yüksek olsun.
dediğim gibi önemli olan nokta moral ve vitamin. belki bu hastalığı geçirdik veya geçireceğiz inanın bilmiyorum ama vücut direncimizi mümkün olduğunda yüksek tutmamız, moralimizi bozmamamız , devletimizi dediği ve kaynağı belli olan bilgilere güvenmemiz gerekiyor. biz ayakta kaldıkça hayatta kalabiliriz biz ayakta kaldıkça savaşabiliriz bunu hiç unutmayın. yılmamamız savaşmamız gerekiyor.
bunlar benim düşüncelerim ve benim hayatım. ben sağlıklı bir şekilde yaşamak ve bu hastalığın yayılmasını önlemek için elimden geleni yapmaya hazırım. moralinizi ve vitamininizi yüksek tutun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder