İçten yanmalı bir motorun
çalışması için ilk önce harekete geçirecek bir sisteme ihtiyacı vardır. Daha
sonra yakıt enerjisini dairesel mekanik enerjisine çevirecek bir düzenek olması
gerekir.
Bir pistonu kapalı bir
sistem içerisinde aşağıdan yukarıya doğru hareket ettirdiğimizde içerisindeki
hava sıkışacak ve sıcaklığı artacaktır. Benzinli bir motorda havayla birlikte
yakıtta sıkıştırılıp bir buji vasıtasıyla ateşlenirse bir patlama oluşacak ve
piston tekrar aşağı doğru hareket edecektir.
Dizel motorlarında ise
sıkışan ve ısınan havanın üzerine yakıt püskürtülür ise yakıt yanacak ve yine
piston yukarıdan aşağıya doğru inecektir.
İlk hareketini bir marş
motoru vasıtası ile verdiğimiz içten yanmalı motorumuz artık bir enerji
üretmiştir. Peki bu enerjiyi devamlı hale nasıl getirebiliriz? Bu sorunun
cevabı içten yanmalı bir motorun dört zaman çalışma prensibi ile açıklanabilir.
Dört zaman prensibi
1-
Emme zamanı
2-
Sıkıştırma zamanı
3-
Ateşleme zamanı
4-
Egzoz zamanı isimleri ile adlandırabiliriz.
1. zamanımızın başlangıcında
silindir içerisindeki pistonumuz üst ölü noktadadır. Aşağıya doğru inmeye
başladığında hava filtresinden geçen temiz hava emme manifoldu içerisinden
geçerek emme supabının açık olması vasıtasıyla pistonun üzerine yani
silindirimizin içerisine dolmaya başlar.
Benzinli motorlarımızda aynı
zamanda havayla birlikte yakıtta silindir içerisine çekilir. Dizel
motorlarımızda havanın çekilmesi yeterlidir. Bu süreç pistonun aşağıya doğru
inebileceği maksimum noktaya kadar devam eder ve piston en alt seviyeye
geldiğinde emme supabı kapanır. Böylece birinci zamanımız olan emme zamanımızı
tamamlamış oluruz. Pistonumuz silindir içerisinde çıkabileceği en üst noktaya
üst ölü nokta ve inebileceği maksimum noktaya ise alt ölü nokta denir.
2. zamanımızda emme ve egzoz
subapları kapalıdır ve pistonumuz silindir içerisinde aşağıdan yukarıya doğru
bir hareket yapmaya başlar.
Benzinli motorda emme
zamanında silindir içerisine alınan yakıt ve hava karışımı piston yukarıya
doğru çıktıkça sıkışır ve ısısı artar. Dizel motorumuzda ise sadece hava
sıkışır ve ısınır. Piston üst ölü noktaya geldiğinde sıkıştırma zamanının
sonuna gelmiş oluruz.
Dizel motorlar benzinlilere
göre daha fazla sıkıştırma oranına sahiptir. Çünkü yeteri kadar sıkışmayan yani
ısınmayan hava dizel yakıtını yakmayacaktır. Tam tersi durum benzinli motorlar
için geçerlidir. Hava ve yakıt karışımının çok fazla sıkıştırılması bujiye
ihtiyaç duymadan kendi kendine ateşleme durumunu oluşturacaktır. Buda
istenmeyen bir durumdur.
3. zamanımız ateşleme veya
güç zamanıdır. Benzinli motorumuzda mevcut olan bir buji vasıtası ile kıvılcım
oluşturularak sıkışmış hava ve yakıt karışımı ateşlenir. Dizel motorumuzda ise
sıkışmış ve ısınmış hava üzerine yakıtımızı püskürterek yanma sağlanır.
Piston üst ölü noktadan alt
ölü noktaya doğru hareket eder. Bu zamanda her iki emme ve egzoz supabı da
kapalıdır. Piston alt ölü noktaya geldiğinde ateşleme veya güç zamanı sona
erer. Bu zamnda iş elde edilir.
4. zamanımız egzoz
zamanıdır. Bu zamanda piston alt ölü noktadan üst ölü noktaya doğru çıkmaya
başlar ve egzoz supabı açılarak yanmış gazlar silindir içerisinden egzoz
manifolduna oradan da egzoz borusuna ulaşır veya havaya salınmış olur.
İçten yanmalı motorumuz emme
, sıkıştırma , güç ve egzoz zamanlarını yani 4 zaman çevrimini tamamlamış oldu
ve tekrar birinci zamandan başlayarak devamlı bir güç üretmeye başladı.
Peki pistonumuz aşağı ve
yukarı hareketini nasıl dairesel harekete dönüştürdü ? piston aşağı ve yukarı
hareket ederken piston kolu yardımıyla krank miline bağlanır. Böylece krank
mili pistonun dik hareketini dairesel harekete çevirir.
Ayrıca emme ve egzoz
supaplarının bağlandığı ve bunlara hareket veren bir kam mili , zincir veya
kayış yardımıyla krank milinden hareket alır.
Kam mili krank milinden
aldığı hareket doğrultusunda doğru zamanda emme ve egzoz subapları hareket eder
ve doğru zamanda açılır ve kapanır. Krank milinin hareketine bağlı olarak krank
mili konum sensörü ve kam mili konum sensörü aracın motor kontrol ünitesine
sinyal gönderir ve iş zamanında benzinli araçlarda ateşlemeyi ve dizel
araçlarda enjeksiyonu sağlar.
Eğer kam veya krank milinden
sinyal gelmez veya yanlış sinyal gelir ise motor kontrol ünitesi ateşlemeyi
veya enjeksiyonu keser ve motor çalışmaz.
Yeni model araçlarda motor
üzerinde birçok sensör bulunur. Bu sensörler içten yanmalı motorun verimli bir
şekilde çalışmasını sağlar. Aracın hava filtresinden emilen hava , hava akış
sensörü veya hava akış metresi vasıtasıyla sıcaklık ve miktarı okunarak motor
kontrol ünitesine gönderilir.
Egzozdan çıkan yanmış
gazlarda manifold ve egzoz borusu üzerindeki bir veya iki adet oksijen sensörü
vasıtası ile yanmış durumda olan yakıtın yanma durumuna göre yine motor kontrol
ünitesine bilgi gönderir.
Bu sensörler avans kontrolü
sağlar ve tam yanma durumunun oluşmasına yardımcı olur.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder